Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati “Nitekim enflasyon ile uğraşta gelişmiş iktisatların uyguladığı sıkı para siyasetlerinin, dünyayı süratle resesyona ve finansal krizlere hakikat sürüklediği, işsizliği körüklediği apaçık ortadadır. İşte bu şiddetli süreçte bizler, global nizamın işaret ettiği istikamete değil, ülkemizin muhtaçlık ve gayelerine odaklanarak, kapsayıcı büyümeyi ve en değerlisi de insanı merkeze alan Türkiye İktisat Modeli’ni hayata geçirdik” dedi.
Bakan Nebati, Denizli’de konuştu. Bakan Nebati “Şu anda en temel sorunumuz enflasyon. Enflasyonda da 2022 yılı Kasım ayından bu yana düşüş trendine girdik ve 2023 yılı Mart ayı prestijiyle yıllık yüzde 50,5 düzeyine gerilemiş bulunuyor” açıklamasında bulundu.
Bakan Nebati’nin açıklamaları şöyle:
Bu mübarek Ramazan gününde, bizlere Selçuklu’nun, Osmanlı’nın, Yıldırım Beyazıt’ın, Ahmet Hulûsi Efendi’nin, Albay Tevfik’in ve daha kaç kahramanlarımızın mirası olan Denizli’mizde sizlerle bir ortaya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
İçinde kardeşliğin ve dayanışmanın en hoş örneklerini barındıran; başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedî azaptan kurtuluş olan Ramazan ayının bu hoş atmosferinde sizleri sevgiyle ve hürmetle selamlıyorum.
DEPREM SONRASINDA SAĞLADIĞIMIZ TAKVİYELER VE ALDIĞIMIZ TEDBİRLER
Çok sayıda vilayetimizi ve milyonlarca insanımızı direkt etkileyen büyük zelzeleler ve sonrasında yaşanan sel felaketlerinde kaybettiğimiz canlarımız münasebetiyle Ramazan ayını bu sene maalesef buruk hislerle idrak ediyoruz.
Tüm bu felaketlerde hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı, tedavileri devam eden vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum.
Denizli’miz bu büyük felaketin birinci gününden itibaren, öbür tüm vilayetlerimiz üzere genciyle, yaşlısıyla, esnafıyla çiftçisiyle, emekçisiyle patronuyla birlik olup asrın dayanışmasındaki yerini almıştır.
İşte aziz milletimizin her türlü zorluk karşısında sergilediği bu birlik ve dayanışma ruhu, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki sarsılmaz devlet iradesiyle birleştiğinde aşamayacağımız hiçbir sorun, ulaşamayacağımız hiçbir gaye kelam konusu değildir.
Allah’ın müsaadesiyle, tüm bu afetlerin açtığı yaraları da en süratli biçimde beraberce saracak, oluşan maddi kayıplarımızı çok daha güzelleriyle telafi edeceğiz.
Bunun için sarsıntı ve sel felaketlerinin yaşandığı birinci günden bu yana tüm kabine olarak şahsen alandayız ve milletimizle birlik içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Şimdiye kadar AFAD’a yaklaşık 40 milyar lira nakit transferi gerçekleştirdik.
Depremden etkilenen vatandaşlarımıza ve hayatını kaybeden kardeşlerimizin yakınlarına nakdi yardımlarda bulunuyoruz. Hane başına 10 bin lira acil yardım ödemesi yaptık. Ayrıyeten, hane başı 15 bin lira Afetzede Taşınma Takviye Ödemesi gerçekleştirdik.
DASK kapsamında bugüne kadar müracaatların büyük kısmını tamamlayarak toplamda 14,4 milyar lira hasar ödemesinde bulunduk.
İnşallah bu ayın sonuna kadar da tazminat ödemelerinin tamamını bitireceğiz.
Afet bölgesinin yine imar ve ihyasını sağlamak için gece gündüz çalışıyoruz. Bir yıl içinde 319 bin konut ve köy meskeninin üretimini tamamlayacağız. Toplamda da 650 bin konut inşa edeceğiz. Yani adeta orta büyüklükteki bir ülkeyi sıfırdan inşa edecek boyutta bir süreç işletiyoruz.
Ülkemiz genelinde imaline başlanan konut, iş yeri, köy konutu ve hastane sayısı 56 bini geçmiştir.
İLAVE DESTEKLEYİCİ TEDBİRLER
Deprem felaketinin akabinde Bakanlık olarak vatandaşlarımızı ve gerçek kesimimizi destekleyici öbür ek önlemleri de süratle hayata geçirdik.
Depremden etkilenen vilayetleri zorlayıcı sebep kapsamına aldık. Bölgedeki vergi yükümlülüklerini erteledik ve vergi dairelerine olan borçlara 24 ay taksit imkânı getirdik.
Esnafımızı desteklemek üzere KGF paketlerinin hacminde artışa giderek 250 milyar liralık KGF limitini tam 400 milyar liraya yükselttik.
Bölgedeki esnaf ve sanatkârlarımızın kredi ödemelerini erteledik. Sarsıntıdan ziyan gören ’lerimize finansman gereksinimlerini karşılayabilmeleri için 1,5 milyon liraya kadar faizsiz kredi sağladık.
Depremden en çok etkilenen kısımlardan biri olan çiftçilerimizin kredilerini 1 yıl mühletle faizsiz erteledik.
Büyükbaş için 500 lira, küçükbaş için 50 lira yem takviyesi sağladık.
Mazot ve gübre takviyemizi de nakdi olarak vermeye başladık.
Bugün bir sanayi, ticaret, tarım ve lojistik merkezi olan Denizli, teşebbüsçü ve dinamik insan kaynağı sayesinde ülkemizde bilhassa 2002 sonrasında gerçekleştirdiğimiz büyük kalkınma atağını en âlâ kıymetlendiren kentlerimizden biri olmuştur.
Şubat ayı prestijiyle yıllıklandırılmış olarak 1,7 milyar dış ticaret fazlası vermeyi başarmış olan Denizli’miz en çok ihracat gerçekleştiren 9’uncu ilimiz pozisyonundadır.
Denizli’nin son 21 yılda kaydettiği atılımlarda katkısı olan herkesi ve tabi ki siz hoş kardeşlerimi can-ı gönülden tebrik ediyor; uyguladığımız yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı siyasetlerle ilerleyen periyotta daha da büyük başarılara birlikte imza atacağımıza yürekten inanıyorum.
DENİZLİ SANAYİSİ
Bizler, Denizli’nin son 21 yılda giderek güçlenen sanayi ve üretim altyapısını daha da güçlendirmek konusunda kesin kararlıyız.
Bunun için 2022 yılında Denizli’de sağladığımız 301 yatırım teşvik dokümanıyla, 6 milyar lirayı aşan ölçüde sabit yatırım yapılmasının ve 3 bin 174 bireye istihdam oluşturulmasının önünü açtık.
Teşvik evrakları ile yeni yatırımlara kapı ortalarken, sanayi ve teknoloji bölgeleri ile de geleceğimizi inşa etmek için güçlü adımlar atıyoruz.
Planlama basamağındaki Denizli Makine İhtisas OSB’nin de tamamlanmasıyla vilayetimizdeki OSB sayısı 5’e ulaşacaktır.
Ayrıca, vilayetimizde 6 sanayi sitesi faaliyetlerini sürdürmektedir.
ZİRAAT BANKASI VE HALK BANKASI DESTEKLERİ
Hükümet olarak esnafımızın, çiftçimizin, KOBİ’lerimizin, başta gençlerimiz ve bayan girişimcilerimiz olmak üzere tüm iş insanlarımızın düşük maliyetlerle finansmana erişimini son derece önemsiyoruz.
Bu kapsamda, Denizli’de 2023 yılı Ocak-Mart periyodunda toplam 3 bin 820 esnaf ve sanatkârımıza 1,3 milyar liralık yeni kredi sunduk.
Bu periyotta, tekrar Denizli’mizde faaliyet gösteren 6 bin 507 ziraî üreticimize de 1,4 milyar liralık Hazine faiz takviyeli kredi imkânı sağladık. Yıl sonuna kadar da bu kredi imkânlarının ve başka dayanaklarımızın gerisini getireceğiz.
Bugüne kadar olduğu üzere bundan sonra da çiftçilerimize ve esnaflarımıza gereken tüm dayanağı vermeye sürat kesmeden devam edeceğiz.
DENİZLİ TURİZMİ
Birçok tarihi ve doğal hoşluğu bünyesinde barındıran Denizli’miz, kültür ve sıhhat turizmiyle de ön plana çıkıyor.
UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer alan ve her yıl milyonlarca kişinin ziyaret ettiği tabiat mükemmeli Pamukkale esasen başlı başına bir değerimizdir.
19 farklı antik kente, kervansaraylara, tarihi mescitlerimize ve geçmişe tanıklık eden nadide müzelere konut sahipliği yapan Denizli’miz, bugün termal sularıyla birçok hastaya şifa sunarken turizm alanında her geçen gün aralık kat etmeyi sürdürüyor.
TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER
Küresel iktisat son birkaç yılda geçmişle kıyaslanamayacak büyüklük ve sıklıkta şokları peş peşe yaşamaya devam ediyor. Salgından savaşa, sellerden kuraklığa, güçten besine kadar birçok krizler ve afetlerle eş vakitli biçimde çaba ederken konvansiyonel sistemler artık yetersiz kalıyor.
Nitekim enflasyon ile çabada gelişmiş iktisatların uyguladığı sıkı para siyasetlerinin, dünyayı süratle resesyona ve finansal krizlere gerçek sürüklediği, işsizliği körüklediği apaçık ortadadır.
İşte bu şiddetli süreçte bizler, global nizamın işaret ettiği istikamete değil, ülkemizin muhtaçlık ve maksatlarına odaklanarak, kapsayıcı büyümeyi ve en değerlisi de insanı merkeze alan Türkiye İktisat Modeli’ni hayata geçirdik.
Model sayesinde milletlerarası kuruluşlar, global iktisada ait büyüme iddialarını aşağı istikametli güncellerken, ülkemize yönelik büyüme iddialarını artırmaya devam ediyorlar.
Buna en yeni örnek; asrın felaketi olarak nitelendirilen zelzeleleri yaşamamıza karşın, daha iki gün önce Dünya Bankası’nın ülkemize yönelik büyüme beklentisini üst tarafta güncellemiş olmasıdır.
Modelimizi devreye aldığımızdan bu yana tüm global aksiliklere karşın ekonomimizin makro göstergelerde sergilediği yüksek performans, ülkemizde karamsar kestirimler yapmaktan öbür hiçbir şey bilmeyenlerin nasıl da yanıldığını deliller niteliktedir.
2022 yılında kaydettiğimiz yüzde 5,6’lık büyümeyle G-20 ülkeleri ortasında da en süratli büyüyen ülkelerden biri olduk.
Makine ve teçhizat yatırımlarındaki büyüme 13 çeyrekten bu yana kesintisiz sürüyor.
Ekonomideki sağlıklı ve güçlü büyüme, istihdamda da yeni dorukları test etmemizin önünü açıyor. Bu yılın Ocak ayında 31,8 milyon bireyle istihdamda tarihi yüksek seviyeyi yakalamış bulunuyoruz.
İhracatımız da Cumhuriyet tarihimizin rekor düzeylerine ulaşmış durumdadır.
Bugün 228 ülke ve bölgeye ihracat yaparken, Mart 2023 prestijiyle yıllık 255 milyar dolar ihracat düzeyini geride bırakmayı başardık.
Rekorlar kırdığımız bir öteki alan da turizm bölümüdür. 2022 yılında 51,4 milyon ziyaretçi ve 46,3 milyar dolar rekor turizm gelirimizle dünyada en çok tercih edilen dördüncü Turizm ülkesi pozisyonunu elde ettik.
Bu müddet zarfında, taban fiyat başta olmak üzere fiyatlı çalışanlarımızın gelirlerinde yaptığımız iyileştirmelere ve birçok kalemde uyguladığımız vergi indirimlerine karşın mali disiplinden de asla taviz vermedik.
EYT’nin, maaş artışlarının ve sarsıntının kamu maliyesi üzerindeki oluşturacağı yükü de göğüsleyecek güce çok şükür sahibiz.
Esasen tablo net bir formda ortadadır. 2022 üzere şiddetli bir yılda dahi neredeyse tüm makroekonomik göstergelerde Cumhuriyet tarihimizin en uygun düzeylerine ulaşmış mıyız; evet ulaşmışız. İsteyen büyüme, istihdam, üretim, ihracat ve turizm gelirleri üzere makro dataları açıp incelesin.
Nasıl başarmışız bunu? Türkiye İktisat Modeli’ni devreye alarak, global sarsıntıları birer fırsata çevirmek için gece gündüz çalışarak başarmışız.
Şimdi tabi Atlantik ötesindeki danışmanlardan reçete almaya çalışanlar bizim iktisadi alanda verdiğimiz ulusal çabayı de ne yazık ki bir türlü idrak edemiyorlar. İstiyorlar ki Türkiye’de iktisat daima taşıma suyla dönsün, işler ithal formüllerle yönetim edilsin.
Bugün 7’li masa iktisat alanında her biri 7 farklı telden çalıp oynamaya devam ediyor. Biri sıkı para siyasetinden bahsediyor, öteki de çıkmış pembe çiçekler eşliğinde hayalinde bol kepçeden piyasaya para dağıtıyor.
Sizin iktisat siyasetiniz hangisi? Yalnızca tutarsız, yersiz ve tozpembe hayallerden mi ibaret?
Adeta bir ipe 7 kişi çıkmış hepsi birden ipin üstünde oynamaya çalışıyor.
Daha evvel birkaç kez bu 7’li masaya sordum şimdi bir karşılık alamadım. Tabi yanıtı ortalarından kim verecek bu da kuşkulu. Artık buradan bir sefer daha soruyorum. Lafı hiç dolandırmadan şu iki soruma net bir yanıt verin:
1. Sıcak para bulmak için IMF kapılarında tekrar bekleşecek misiniz?
2. Faizleri yükselterek üretim iktisadını baskılayacak ve işsizliği artıracak mısınız?
Altı boş lakin çok süslü vaatlerinizi bir kenara bırakın. Açık, net yanıtlar verin. Bu 2 mevzuda bizim siyasetimiz budur ya da şudur diye söyleyin milletimiz de öğrensin.
İnsanımızın manevi hassasiyetlerini bir türlü anlayıp içlerine sindiremeyenler, ne yazık ki ortak ulusal davalarımızın da neredeyse hiçbir vakit gerisinde durmuyorlar.
Biz Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde savunma sanayimizi yüzde 20’den yüzde 80 yerlilik oranına kadar yükseltmişiz. Bu süreci ve daha birçok devasa projeleri finanse edecek kaynakları üretmişiz. Onlar da bugün tüm dünyanın gıptayla takip ettiği savunma endüstrimize dahi çıkıp yan gözle bakabiliyorlar. Bu durum, elbette asla kabul edilebilir bir yaklaşım değildir.
Türkiye’nin yeşil dönüşümünde mihenk taşı olan elektrikli aracımız Togg’u planlığımız biçimde yollara çıkardık. Çok şükür milletimizin 60 yıllık hayalini gerçekleştirmek de tekrar bizlere nasip oldu.
“GAZA BASIYORSUN UÇUYOR”
Gaza basıyorsun uçuyor, konfor eksiksiz, egzoz arıyorlar yok. Fabrika temelini attığımızda ortada ne var dediler. Fabrika yükselmeye başladı, boş yükseliyor. Fabrika işler hale geldi içinde makine yok, makine kondu otomobil nerde, otomobil tanıtıldı, seri üretim nerde. Seri üretime başladık, artık de egzozu yok diyorlar. Togg’a inanmayanlarla Devrim’e inanmayanlar tıpkı esasen. Bataryanın nasıl yerleştirildiğini, aracın gücünü, ismine yakışır tok sesli. Hayatımın en hoş günlerinden birisini yaşadım. Bizi salgın durduramadı. Bu millet dayanışmayı asla terk etmedi. Sarsıntı durduramadı, durduramayacak, bilakis yesyeni ülke inşa edeceğiz. Bizi hiç bir kimse durduramayacak. Hele hele araçla dolaşırken güya dünyanın en değerli aracına, uzaydan gelmişsiniz üzere bütün insanların dönüp gıptayla bakmaları. Otobüs sürücüsünün otobüsü durdurup Allah yolunuzu açık etsin demesi, yolcuların alkışlaması yetiyor.
Yeşil dönüşümü yalnızca sanayi alanında değil, finans alanında da gerçekleştiriyoruz.
Geçtiğimiz hafta milletlerarası sermaye piyasalarında Hazinemizin birinci yeşil tahvil ihracına çıktık ve 2,5 milyar dolarlık satış gerçekleştirdik. Bu süreçten elde edeceğimiz finansmanı da ağaçlandırma, pak ulaşım, yenilenebilir güç üzere projelerde kullanılacağız.
Şu anda en temel problemimiz enflasyon. Enflasyonda da 2022 yılı Kasım ayından bu yana düşüş trendine girdik ve 2023 yılı Mart ayı prestijiyle yıllık yüzde 50,5 düzeyine gerilemiş bulunuyor.
Mevcut muhalefetin bize yapamazsınız dediği hangi iş, hangi eser, hangi hizmet varsa çok şükür hepsini tek tek yapmayı başardık. Daha nicelerini de yapacağız.
Şimdi güçte dışa bağımlılığımızı azaltacak adımları da süratle atıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere Karadeniz’de keşfettiğimiz doğal gazı inşallah 20 Nisan’da devreye alacağız.
Ülkemizin ve Denizli’yle birlikte tüm kentlerimizin, son 21 yılda kat ettiği uzaklık adeta asırlık bir aradır.
Bu 21 yılın istisnasız her günü, yurdumuzun dört bir köşesinde milletimize arka arda kazandırdığımız sayısız eser ve hizmetlerimizle doludur.
Bizler, bu müddet zarfında hiçbir surette zorluklardan yılmadık ve Hz. Ömer’in “Sabır boyun eğmek değil, uğraş etmektir” öğüdünü de bir an bile unutmadık.
Ülkemiz için verdiğimiz gayretimize daima devam ettik. Allah’ın müsaadesiyle zorluklar karşısında her keresinde galip gelen, gayeye ulaşan da yeniden bizler olduk.
Bugün, Cumhuriyetimizin 100. Yılının arifesinde Türkiye yeni bir eşiğe gelmiş durumdadır.
Bir yandan global sarsıntılar yaşanırken ülkemiz ya 90’lı yıllarda olduğu üzere koalisyon hükümetlerinin istikrarsız gel-gitlerine tekrar teslim olacak ya da Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde, Türkiye Yüzyılı’na adım atacaktır.
Bizler, Türkiye Yüzyılı’nda, ülkemizin her alanda dünyanın en büyük 10 iktisadı ortasında yer alması için durmadan ve yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz.
İşte Türkiye İktisat Modelimiz de esasen bu büyük vizyonumuzun sağlam bir teminatıdır.
Türkiye’nin bu şahlanış devrinde de ülkemiz için beraberce üretmeye, gereken her çabası birlikte göstermeye devam edeceğiz.
Bizlere feraset veren, bizleri kardeşlik bağıyla birbirimize kenetleyen ve sabırla yürüdüğümüz tüm yollarımızı hayra çıkaran Büyük Allah’a binlerce kere şükürler olsun.
Mübarek Ramazan ayınızı bir kere daha tebrik ediyor, Rabbime bizleri hak yolundan ayırmasın diye dua ediyorum.
Her birinizi, muhabbetle selamlıyor, kardeşçe kucaklıyorum.
Allah’a emanet olun.
Yorum Yok