Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Ortan, Türkiye’nin enflasyonu 1 yılda yenemeyeceğini lakin 3 yılda bunu başarabileceğini söz etti. Bir küme gazetecinin sorularını yanıtlayan Hakan Ortan, ‘‘Bu ülkenin 5 yıllık bir mühlet içinde aşamayacağı sorun yok. Enflasyonu bir yılda yenemeyiz fakat 3 yılda 10-20 ortasındaki banda getirip, yenebiliriz’’ dedi. Ortan, kelamlarına şöyle devam etti: ‘‘Üretimi, katma bedeli arttırdığınızda birtakım şeylerin düzelmeye başladığını görürsünüz. Parayı gerçek yerde harcarsak iktisatta düzelmeyecek hiçbir şey yok. Kâfi ki parayı vakitsiz projelere harcamayalım. Bu noktada yapılan hoş şeyleri çok fazla sayabilirsiniz. Lakin o hoş şeyler ‘hangi sırada yapılmalıydı, hangisi artık yapılmasa da olurdu’ bahisleri tartışmalı. Toplumsal uzlaşıyla yapılırsa daha hoş olur. Ülkemizin kaynakları sınırsız değil.’’
ENFLASYONDA FIRSATI KAÇIRDIK
Tek haneli enflasyonun önemli bir gaye olduğunun altını çizen Ortan, ‘‘Enflasyon 5 yıldan evvel tek haneye sağlıklı olarak inmez. O fırsatı biraz kaçırdık. Enflasyon yüzde 19 iken konuşsaydık diğer şeyler söylerdim ancak 40-50 bandındaki enflasyonun yapışkanlık tesiri oluştu. Tek haneye indirirsiniz lakin her şeyin başını gözünü yararak indirirsiniz. İşsizlik yüzde 20’ye vurur, genç işsizlik yüzde 40’a vurur, iktisatta sakinlik olur’’ dedi.
Hakan Aran
‘KREDİ VERSEK ZİYAN EDECEĞİZ’
– En az 2-3 yıl 40-50 bandındaki enflasyonun devam etmesinden tasa ediyorum. Seçim sonucu ne olursa olsun enflasyonla uğraş etmenin toplumsal bedelleri var.
– İnen faizlerin piyasada karşılığı yok. Müşteriden 30’la mevduatını alıp ona 13.80’le kredi vermeniz gerekiyor. Bu yapılamadığı için bankacılığın mevduat kredi ortasındaki marjı makası bozulduğu için kredileri azalttılar.
– 700 milyarlık bir kredi portföyünüz varsa ve 70 milyarını siz bu formda verirseniz 10 ay sonra külliyen ziyan eden bir banka pozisyonuna gelirsiniz. Bankalar da verdiği krediden ziyan ettiği ölçüsü kredi büyüklüklerine nazaran azaltarak siyasetin olağanlaşmasını bekliyor.
‘4 ELLE SARILMAMIZ GEREKEN TEK ESER KKM’
– Şu andaki düşük faiz iktisadının kuru patlatmaması için dört elle sarılmamız gereken tek eser muhafazalı mevduat. Zira artık dönen mevduat o kadar arttı ki bunun birebir anda dövize yönelmemesi lazım. Ve bu eserde kalıp bunun kademeli olarak bitirilmesi lazım. Bitirilmeden evvel de yabancı para konusundaki beklentinin kırılması lazım.
– KKM’nin bankaların fon idaresine önemli katkısı oldu. Devlet bu mevzuda aslında müşteri dövize yönelmesin diye elini taşın altına koydu ve bundan da bankalar çıkarlı çıktı.
– Bankaların kârlarının bir kısmı, TCMB’nin ve Hazine’nin ödemesinden kaynaklı. Bankaların hâlâ ziyana geçmemiş olmasında en kıymetli neden bu cins takviyeler.
– Bu periyodun para siyasetinin gereği olarak en az 5 yıl vadeli sabit faizli kâğıdı en fazla olan banka İş Bankası. Zira yabancı para mevduatı bilançosundan kovalamayan en büyük banka, İş Bankası.
– Yabancı para mevduatımız 31 milyar . Şu andaki siyasetler yabancı para mevzuatı olan bankayı cezalandırıcı nitelikte. O denli olduğu için en çok komitesi ödeyen bankayız. Yabancı para mevduatı tercih eden müşterilere saygılıyız. Onun cezası da neyse öderiz dedik. Ve her ay 200 milyon lira kurul ödüyoruz.
Yorum Yok