PERİ MASALI DEĞİL, EŞSİZ BİR TRAJEDİ
Güzeller hoşu genç kız, gönlünün sahibi olan prens ile evlenir. O peri masallarına bakılırsa da sonsuza kadar memnun mesut yaşarlar… Lakin hayat elbette bir peri masalı değil. Hatta başlangıçta o kadar şanslı doğmuş üzere görünenler için bile. Yani uzaktan peri masalı üzere görünen bir hayat, aslında tam bilakis büyük ve eşine az rastlanan bir trajedi olabilir.
Gözden Kaçmasın
Buckingham’da ‘taçlı’ zirve
Hürriyet.com.tr
DÜĞÜN GÜNÜ KOCASININ SEVGİLİSİYLE GÖZ GÖZE GELDİ
Tıpkı 1981 yılında, yarın ülkesinin yeni hükümdarı olarak taç giyecek Charles ile evlenen Diana Spencer’a olduğu üzere.
O devirde 34 yaşında olan Charles’ın, sonunda kendine bir eş bulduğu ortaya çıktığında bütün dünya bu biraz utangaç, hoş ve üzerinden masumiyet akan gencecik kızı “peri masalı kahramanı” olarak nitelendirmişti. Herkes 19 yaşındaki bu genç kızla, kendisinden hayli büyük eşinin keyifli mesut yaşayacağını düşünmüştü. Ancak o denli olmadı.
Diana, hakikaten peri masallarındakini andıran gelinliği içinde Westminster Abbey’de “kalbinin prensi” Charles’ın kolunda yürürken az çok başına geleceklerin de farkındaydı. Birinci darbe daha o düğün günü gelmişti aslında. Kocasının büyük aşkı Camilla da merasimin konukları ortasındaydı. Hatta iki bayanın göz göze geldiği anlar kamera imgelerine bile takıldı.
SIR PERDESİ HALA KALDIRILMIŞ DEĞİL
Bütün dünya, Diana’nın hayatının peri masallarından fersah fersah uzak, büyük bir trajedi olduğunu anlamakta gecikmedi. Aşkına karşılık bulan bir masal prensesi değil, aldatılan bir bayandı o.
Zaten kendisi de bunu asla saklamadı. Hiç istemediği halde kayınvalidesinin yani Kraliçe’nin isteğiyle kocasından boşandı. Sonra da hayatını bir türlü yoluna sokamadı. 1997 yılında da daha 36 yaşındayken, geride daha 18 yaşına bile gelmemiş çocukları William ile Harry’yi bırakarak hayata veda etti.
Son nefesini vermesine neden olan trafik kazasının üzerindeki sır perdesi ise hala herkesi tatmin edecek halde aydınlatılmış değil.
‘KRALİÇE OLMAK EN BÜYÜK KABUSUM’
Aslına bakılırsa daha hayattayken ve Charles ile evliyken “Günün birinde kraliçe olabileceğine hiç ihtimal vermediğini” saklamamıştı Diana. Hatta diğer bir seferinde de “Kendimi kraliçe olarak görmedim… Hatta bu benim en büyük kabusum” demişti.
Başka biçimde de olsa bu mevzuda haklı çıktı. Diana, kraliçe olamadı. Onun yerine yarın Charles’ın, uğruna gencecik Diana’ya bile ziyan vermeyi göze aldığı Camilla o tahta oturacak, o tacı takacak.
Peki Diana? Hayata veda edeli çok vakit oldu; tahminen sıradan biri olsaydı onun bir vakitler bu dünyada yaşadığını yakınları dışında kimse hatırlamayacaktı. Fakat böylesine, dünyanın gözü önünde olup bu kadar sevilip üstelik de gencecik yaşta bu türlü trajik bir halde ölünce kimse Diana’yı unutmadı. Gençlik yıllarında ona hayran olan bir jenerasyonun birden fazla artık hayatta olmasa bile!
EĞER DIANA ÖLMESEYDİ
Eğer ülkemizden kilometrelerce ötede yarın gerçekleşecek olan tarihi olaya yani Charles’ın taç giyme merasimine ilgi duyuyorsanız, sizinle şöyle bir paralel kainata geçelim. Evvel Diana’nın Charles’tan boşanmadığını, o denli ya da bu türlü evliliğini sürdürdüğünü hayal edelim. Bu durumda, Charles’ın yanında Camilla değil Diana olacaktı.
1997 yılında şimdi 36 yaşındayken ölmeseydi Diana şu anda 62 yaşında olacaktı. Yani Camilla’dan 13 yaş daha genç bir kraliçesi olacaktı Büyük Britaya’nın.
Bir vakitler Kraliçe Mary’ye ilişkin olan ve üzerinde dünyanın en pahalı elmaslarından biri olan Cullinan’dan bir modül taşıyan taç Diana’nın başını süsleyecekti. Büyük olasılıkla da o merasimde kocası Kral 3. Charles’ı ve öbür tüm konukları gölgede bırakacaktı.
Yine paralel cihanda kalalım ve Diana şayet bugün yaşasaydı fakat Charles’tan boşanıp kendine yeni bir hayat kursaydı neler olabileceğine bakalım. Daha doğrusu eski çalışanı Paul Burrell’ın bu husustaki kelamlarına kulak verelim.
6 MAYIS’TAKİ MERASİMDE CAMILLA BİLE ONU DÜŞÜNECEK
OK! mecmuasına konuşan Burrell, Diana yaşasaydı ve merasime konuk olarak katılsaydı neler olabileceğini anlattı.
Paul Burrell bu bahiste şunları söyledi: “Her vakit düşünürüm. Sanki Diana hayatta olsaydı bu durumda ne yapardı? Diana taç giyme merasiminde kusursuz bir görünüm sergilerdi. 60’lı yaşlarında olurdu. Ve o gün merasime katılan herkesi gölgede bırakırdı.”
Burrell’a nazaran Diana şayet hayatta olsaydı, eski eşi Charles’a ve onun yeni karısı Camilla’ya karşı rastgele bir kin beslemezdi.
Burrell’ın vurguladığı öteki bir detay daha var. Onun ileri sürdüğüne nazaran 6 Mayıs’taki taç giyme merasiminde çocukları William ve Harry, eski eşi Charles ve hatta Camilla bile sık sık Diana’yı düşünecek.
SOSYAL MEDYADA DIANA GÜNDEMİ
Ama görünüşe nazaran “kalplerin prensesi” olarak nitelendirilen Diana’yı düşünenler yalnızca onlar değil. Yeryüzünde milyonlarca kişinin aklında Diana var. Bunun yansımaları da toplumsal medyada görünüyor esasen.
Farklı kuşaklardan birçok kişi aslında yarın taç giymeyi hak eden kişinin Camilla değil Diana olduğu görüşünde. Bu şahıslar kelamlarını sakınmadan bu husustaki görüşlerini de toplumsal medya hesaplarından paylaşıyor esasen. Gelin onlara da bir bakalım:
‘HAYATINI MAHVETTİLER, AFFETMEYECEĞİZ’
Bir toplumsal medya kullanıcısı bu mevzudaki görüşünü şöyle lisana getirdi: “Yarın onun taç giyme merasimi olmalıydı. Lakin dünya buna hazır değildi.”
Bu ortada Camilla’nın kraliçe olarak taç giymesini içine sindiremeyenler de var elbette. Bunlardan biri hislerini şöyle tabir etti: “Camilla’yı istedikleri kadar giydirsinler, kutsal yağ döksünler, onu bize sevdiremezler. Diana’nın hayatını mahvettiler. Affetmeyeceğiz, unutmayacağız.”
‘SİZE TAHAMMÜL EDİYORSAK, ANNEMİZİN DIANA SEVGİSİNDEN’
Bir diğer toplumsal medya kullanıcısı, 40 yaş altındaki birçok kişinin; anne ve babaları Diana’yı sevdiği için monarşiye tahammül ettiğini ileri sürdü. Sonra da “Kraliyet ailesi bu durumu hafife alıyor” diyerek görüşünü belirtti.
Bir kullanıcı “Diana, seninle kıyaslanabilecek hiçbir kraliçe yok” diyerek görüşünü tabir etti.
Sosyal medyada, Diana’nın 1997 yılındaki vefatı üzerindeki sır perdesinin hala kalkmadığını hatırlatıp “Diana’yı kim öldürdü?” sorusunu soranlar da vardı çok sayıda.
Gençlik yıllarında iki kere Diana ile karşılaştığını belirten bir kullanıcı “Çok özel bir aurası vardı ve ışıltısı içinden geliyordu. Sahiden istisnai bir bayandı. Her manada hoştu. Onu çok düşünüyorum, bilhassa de şimdi” diyerek neler hissettiğini anlattı.
Bir öbür toplumsal medya kullanıcısı Charles’ın Diana ile evliyken onu aldattığını hatırlatıp “Eğer Diana hala hayatta olsaydı yarın İngiltere için ne olağanüstü bir gün olurdu” diye yazdı.
‘RAHAT BIRAKIN, HUZUR İÇİNDE UYUSUN’ : Bu ortada artık hayatta olmayan Diana’nın durmadan gündeme gelmesini eleştiren hayranları da var. Bunların görüşünü özetleyen cümle ise şu: “Onu rahat bırakın, huzur içinde uyusun.”
SAĞANAK YAĞIŞ BEKLENİYOR: SON GÜLEN DIANA OLACAK
Charles ise Camilla’nın taç giyeceği merasimin hazırlıkları aylardır sürüyor. Halk ise bu tarihi güne tanıklık etmek için sokaklarda olacak. Öte yandan hava durumu kestirimleri var bir de. Buna nazaran yarın Londra’da sağanak yağış mümkünlüğü yüksek.
İşte bu durum da akıllara yeniden Diana’yı getirdi. Bunun, aslında taç giymeyi hak eden kişinin Diana olması gerektiğine dair bir işaret olduğu biçiminde yorumlayan çok sayıda kişi ortaya çıktı.
Bunlardan biri “Son gülen Diana olacak” diye görüşünü belirtti. Bir diğeri da “Taç giyme merasiminin yapılacağı o gün Diana’nın gökyüzünün kapılarını açması niyeti beni güldürüyor” dedi.
Yorum Yok